Bütün varlıkları yaratan, Allahü teâlâdır. Herşey yok iken yalnız Allahü teâlâ vardı. O hep vardır. Sonradan var olmuş değildir. Önceden yok olsaydı, O’nu var eden bir kuvvetin bulunması lâzım olurdu. Çünkü, var olmayan bir şeyi yaratacak kuvvet olmazsa, o şey hep yok olur.
Sonsuz olarak hep var olan Allahü teâlâ, her şeyin yapı maddesi olan basit cisimleri, ruhları ve melekleri önce yarattı. Basit cisimlere şimdi “element” deniyor. Allahü teâlâ bu elementleri kaç milyon sene önce yaratmış olduğunu bildirmedi. Bunlardan meydana gelen, yerleri, gökleri ve canlıları da ne zaman yaratmaya başladığını bildirmedi. Canlı cansız, her şeyin belli bir ömrü vardır. Zamanı gelince yaratmakta, ömrü bitince yok etmektedir.
Allahü teâlâ, ilk insanı, topraktan ve ruhtan meydana getirdi. Bundan önce, hiç insan yoktu. Hayvanlar, otlar, cin ve melekler, bu ilk insandan daha önce yaratıldı. Bu ilk insanın ismi “ADEM” aleyhisselâmdır. Bundan da “HAVVA” isminde ilk kadını yarattı. Bütün insanlar, bu ikisinden çoğaldı. Her hayvandan, kendi cinsleri türedi.
Allahü teâlâ, insanların dünyada rahat ve huzur içinde yaşamalarını, âhirette de sonsuz saâdete kavuşmalarını istiyor. Bunu için, rahat ve huzura sebep olan faydalı şeyleri emretti. Felâkete sebep olan, zararlı şeyleri yasak etti. İnsanlara peygamberleri vasıtasıyla din göndererek, bunları bildirdi. İlk Peygamber olan âdem aleyhisselâm ile, son Peygamber Muhammed aleyhisselâm arasında gelen bütün peygamberlerin getirdiği dinlerde, hep bu faydalı ve zararlı şeyler bildirilmiştir.
İnansın veya inanmasın, herhangi bir kimse, bilerek veya bilmeyerek, Allahü teâlânın dinleri ile bildirdiği emirlerine ve yasaklarına uyduğu kadar, dünyada rahat ve huzur içinde yaşar. Bu faydalı ilâcı kullanan herkesin sıkıntıdan, dertten kurtulması gibidir. Şimdi, hiçbir dine inanmayan çok kimsenin ve milletlerin, birçok işlerinde muvaffak olmaları, Allahü teâlânın gönderdiği son din İslâmiyete uygun olarak çalıştıkları içindir. İslâmiyete uyarak, âhirette sonsuz saâdete kavuşabilmek için ise, önce buna îmân etmek, inanmak ve bilerek, niyet ederek uymak lâzımdır.
-KaramsaR-
Subject: Re: İnsanlar Ve Din Mon May 05, 2008 2:02 pm
saol
EMRE
Subject: Re: İnsanlar Ve Din Thu May 08, 2008 7:50 am